Arama:

işverenler & ustalar dikkat cezalı duruma düşmeyin.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 20.06.2012 tarihinde Kabul edilmiş olup 30.06.2012 tarihli 28339 nolu Resmi Gazetede de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte 4857 sayılı İş Kanunu’nun beşinci bölümünde yer alan İş sağlığı ve Güvenliği hükümleri de mülga olmuştur. 2005 yılından bugüne Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde kanunlarımızda meydana gelen iyileştirmeler sonucu bu kanunun da revize edilmesi gerektiği ortaya çıkmıştır.

 

Her ne kadar çok tatmin edici ve net hükümler içermiyor da olsa yeniliklere değinmekte, işveren ve çalışanların yükümlülüklerini incelemekte fayda olduğu kanaatindeyim.

Kanunun birinci fıkrasında ilgili kanun hükümlerinin kamu ve özel sektöre ait bütün işlere ve işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine, çırak ve stajyerler de dâhil olmak üzere tüm çalışanlarına faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanacağı belirtilmiştir.

Öncelikle bu kanundaki esaslı değişimleri inceleyelim :

-İşyeri olarak kapsam genişletildi ancak bunun uygulanması için beklenecek. Önceki Kanunda kamu ve 50 kişinin altında işçi çalışan iş-yerlerinde iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve başkaca bir sağlık personeli çalıştırma gereği yokken yeni gelen 6331 Sayılı Kanun’la bu işyerlerine de zorunluluk getirilmiştir. Ancak bu hükmün uygulanması; kamu ve 50 kişinin altında işçi çalıştıran az tehlikeli işyerleri için 2 yıl, 50 kişiden az çalışanı olup da tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfına giren işyerleri için 1 yıl ertelenerek uygulamaya girecektir.

-İş kazası; işyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen özre uğ-ratan olay olarak tanımlanarak 5510 Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunundan farklı bir tanımlamaya gidilmiştir. Uygulamada iş kazası olarak hangi tanımlamanın baz alınacağı ise şimdilik belirsiz olup,  bu durum ilerde nasıl sorunlara yol açacak hep birlikte göreceğiz.

-Devlet sonunda 10 kişiden az çalışanı olan yerlere destek vermeye karar verdi. Kamu kuruluşları hariç olmak üzere 10 kişiden az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli işyeri kapsamına giren işyerlerine devlet desteği geliyor.  Bu desteğin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından sağlanacağı söylenmekte ise de, ne şekilde verileceği hangi süreler içinde sağlanacağı henüz belli değil. Bu konuda da kanunda bazı eksikliklerin olması tartışma konusu. Bu maddenin yürürlüğe girmesi için de bir yıl beklenmesi gerekecek.

-Yeni kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 yıl süre ile, 27 Kasım 2010 tarihli İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, sorumluluk ve Eğitimleri hakkında Yönetmelik hükümlerine göre C sınıfı iş güvenliği uzmanları tehlikeli sınıftaki işyerlerine B sınıfı iş güvenliği uzmanları da çok tehlikeli sınıftaki işyerlerine hizmet verebilecek. Bu durum, şuan yetersiz olan A ve B sınıfı uzman açığını kapatmak için getiriliyor ancak bunun çözüm olup olamayacağını kanunun uygulamasıyla birlikte görebileceğiz.

Yeni Kanunun işverenler için getirdiği yeni yükümlülüklere ise bir sonraki sayıda yer vererek irdelemeye çalışacağız.

Çözüm Ortağımız

Cevdet Akif USTA

İletişim Tel :  0 532 466 60 68

http://www.cqckalite.com 

İş Güvenliği Malzemeleri

Günümüzde sanayileşmekte olan ülkelerde çalışanların sayısındaki hızlı artış beraberinde çalışanların bir takım sağlık ve iş güvenliği sorunu getirmiştir.

Sanayileşmiş ülkeler içinde bulunduğumuz yüzyılda ciddi çabalar harcamaktadırlar. Bu konuda eğitim ve kontrole önem vermekteler, ayrıca bu konuyla ilgili olarak işyerlerinde gerekli önlemlerin alınmasını sağlamak amacıyla işyerlerini yoğun denetim altında tutmaktadırlar.Uluslararası çalışmalarına göre her yıl ortalama 50 milyon iş kazası olmakta, yaklaşık 100 bin kişi hayatını kaybetmekte,1,5 milyon kişi sürekli iş göremez olmaktadır. Gelişmiş sanayi ülkelerinde 10 kişiden biri iş kazası geçirmektedir. Türkiye’de her yıl iş kazasında 1500 kişi hayatını kaybederken, 3 binden fazla kişi sakat kalmaktadır. Ülkemizde iş kazası sayısı yılda 95 bin civarındadır. İş kazası ve meslek hastalıkları önlenebilir mi? İstatistikler, iş kazası ve meslek hastalıklarının maalesef kaçınılmaz olduğunu gösteriyor ama riskler kontrol altında tutulduğunda, yaralanma ve hastalıklar tümüyle ortadan kaldırılmasa da oldukça düşük seviyelere indirilebiliyor.

Yangın söndürme

Yangın söndürme ve Eğitimin; insan can ve mal kaybının önlenmesinin en önemli temel ilkesi olduğunu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmadan, hizmet anlayışımızı manevi yönden de sürdürmekteyiz.Yönetim kadromuzun tamamı aile fertleri olup, Aile firması olarak halkımıza kusursuz hizmet vermeye devam edeceğiz. Bundan başka firmamızın eğitim salonlarında yangın eğitimi, söndürme ve kurtarma eğitimleri de slayt şeklinde verilmektedir, Sinevizyon, video projeksiyon, görsel materyaller kullanılmaktadır. Eğitim sonrası Söndürme tatbikatları yapılmaktadır.Yapılan testte başarı gösterenlere sertifika verilmektedir.  Yangınsız ve mutlu günler dileğimizdir.

İş sağlığı ve güvenliği çalışan temsilcileri

İşveren, iş sağlığı ve güvenliği konusunda özel görevi bulunan çalışanların veya iş sağlığı ve güvenliği çalışan temsilcilerinin görüşlerini alacak. İş sağlığı ve güvenliği çalışan temsilcileri, tehlikenin kaynağında yok edilmesi veya tehlikenin azaltılması için işverene öneride bulunup, işverenden gerekli tedbirlerin alınmasını isteyebilecek.
İş sağlığı ve güvenliği konusunda özel görevi bulunan çalışanlar veya iş sağlığı ve güvenliği çalışan temsilcileri, bu görevlerini yürütmeleri nedeniyle dezavantajlı duruma düşürülemeyecek.

İşveren, her çalışanın çalıştığı yere ve yaptığı işe özel bilgi ve talimatları da içeren sağlık ve güvenlik eğitimi almasını sağlayacak. Bu eğitim özellikle, işe başlamadan önce, çalışma yeri veya iş değişikliğinde, iş ekipmanlarının değişmesi ve yeni teknoloji uygulanması halinde yapılacak. Eğitim, değişen ve yeni ortaya çıkan risklere uygun olarak yenilenip, gerektiğinde periyodik olarak tekrarlanacak. Verilen eğitimler nedeniyle çalışanlara veya temsilcilerine herhangi bir mali yük getirilemeyecek ve eğitimlerde geçen süre çalışma süresinden sayılacak.

Çalışanlar, davranış ve kusurlarından dolayı, kendilerinin ve diğer kişilerin sağlık ve güvenliğinin olumsuz etkilenmemesi için azami dikkati göstermek ve görevlerini, işveren tarafından kendilerine verilen eğitim ve talimatlar doğrultusunda yapmakla sorumlu olacak. Kendi adına çalışanlar, bağımsız iş yerlerinde yürüttükleri çalışmalar esnasında kendi sağlık ve güvenliklerini sağlamak amacıyla kanun çerçevesindeki sağlık ve güvenlik tedbirlerine uyacak.

Çalışanların işe girişlerinde sağlık muayeneleri yapılarak, işe uygun olduklarını belirten sağlık raporu alınması zorunlu olacak. Sağlık gözetiminin mali yükü, hiçbir şekilde çalışanlara yükletilemeyecek.